İdare tarafından tesis edilen bir işlemin hukuka aykırı olduğunu düşünüyorsanız, bu işlemin iptali için İdare Mahkemesi’nde dava açma hakkınız bulunmaktadır. Ancak dava süreçleri zaman alabilir. Bu süreçte, dava konusu idari işlemin uygulanmaya devam etmesi, telafisi zor veya imkânsız zararlara yol açabilir. İşte tam bu noktada yürütmenin durdurulması talebi devreye girer. Bu talep, mahkemece uygun görülmesi halinde, dava sonuçlanana kadar idari işlemin uygulanmasını geçici olarak durduran önemli bir hukuki korumadır.
Bu yazımızda, idari işlemin iptali davası sürecinde yürütmenin durdurulması talebi nasıl yapılır, hangi şartlar aranır ve mahkeme bu talebi nasıl değerlendirir gibi sorulara detaylı yanıtlar vereceğiz.
İdari İşlemin İptali Davası Nedir?
İdare, yani devletin kamu gücünü kullanan organları (bakanlıklar, belediyeler, valilikler vb.), çeşitli idari işlemler tesis eder. Atama, disiplin cezası, ruhsat iptali, imar planı onayı gibi pek çok işlem bu kapsama girer.
Eğer idarenin yaptığı bir işlemin;
- Yetki
- Şekil
- Sebep
- Konu
- Amaç
unsurlarından biri veya birkaçı yönünden hukuka aykırı olduğunu düşünüyorsanız, bu işlemin ortadan kaldırılması için idari işlemin iptali davası açabilirsiniz. Bu davalar, idari yargıda, yani İdare Mahkemeleri’nde görülür. İdare hukuku ve idari davalar hakkında daha fazla bilgi için İdare Hukuku ve İdari Davalar kategorimizi veya İptal Davası: Kısa Bir Rehber yazımızı inceleyebilirsiniz.
Yürütmenin Durdurulması Talebi Neden Önemlidir?
İdari işlemin iptali davası açmak, işlemin uygulanmasını otomatik olarak durdurmaz. Dava süreci devam ederken, örneğin hakkınızda verilen bir yıkım kararı uygulanabilir veya bir disiplin cezası sonuçlarını doğurmaya devam edebilir.
İşte bu gibi durumların önüne geçmek için yürütmenin durdurulması talebi hayati önem taşır. Bu talep kabul edildiğinde, mahkeme “YD kararı” olarak da bilinen yürütmenin durdurulması kararını verir. Bu karar sayesinde:
- Dava konusu idari işlemin uygulanması geçici olarak durdurulur.
- Dava sonuçlanana kadar mevcut hukuki durum korunur.
- Telafisi güç veya imkânsız zararların ortaya çıkması engellenir.
Kısacası, idare mahkemesi YD kararı, dava sürecinde haklarınızın korunması için güçlü bir güvencedir.
Yürütmenin Durdurulması Şartları Nelerdir?
İdare Mahkemesi’nin bir yürütmenin durdurulması talebi hakkında olumlu karar verebilmesi için kanunda belirtilen iki temel şartın birlikte gerçekleşmesi gerekir. Bu şartlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (İYUK) 27. maddesinde açıkça düzenlenmiştir:
Açıkça Hukuka Aykırılık
Bu şart, dava konusu idari işlemin ilk bakışta, ciddi bir incelemeye gerek kalmaksızın hukuka aykırı olduğunun anlaşılması anlamına gelir. Mahkeme, dosyadaki bilgi ve belgelere göre işlemin hukuka uygun olup olmadığını değerlendirir.
- Örneğin, işlemi yapan idarenin o konuda yetkisiz olması.
- İşlemde kanunda öngörülen şekil şartlarına uyulmaması.
- İşlemin dayandığı sebebin hukuka aykırı veya gerçek dışı olması.
Gibi durumlar, işlemin açıkça hukuka aykırılık taşıdığına işaret edebilir.
Telafisi Güç veya İmkânsız Zararların Doğması
Bu şart, idari işlemin uygulanması halinde, sonradan dava kazanılsa bile giderilmesi çok zor veya mümkün olmayan zararların ortaya çıkacak olmasıdır. Telafisi güç zarar kavramı, mahkeme tarafından her olayın özelliğine göre değerlendirilir.
- Maddi zararlar (örneğin, bir iş yerinin kapatılması nedeniyle uğranılan kazanç kaybı).
- Manevi zararlar (örneğin, haksız bir disiplin cezasının kişinin itibarına verdiği zarar).
- Geri döndürülemez sonuçlar (örneğin, tarihi bir yapının yıkılması).
Bu tür zararların doğma ihtimali yüksekse, bu şartın gerçekleştiği kabul edilebilir.
Unutmayın: Mahkeme, yürütmenin durdurulması kararı verebilmek için bu iki şartın aynı anda mevcut olduğunu tespit etmelidir. Sadece hukuka aykırılık veya sadece telafisi güç zarar ihtimali, tek başına YD kararı için yeterli değildir. Yürütmenin durdurulması şartları bu iki temel unsur üzerine kuruludur.
Yürütmenin Durdurulması Talebi Nasıl Yapılır?
Yürütmenin durdurulması talebi, idari dava süreci içinde iki şekilde yapılabilir:
HDava Dilekçesinde Yürütmenin Durdurulması Talebi
En yaygın yöntem, idari işlemin iptali davası açarken sunulan iptal davası dilekçesi içinde bu talebe yer vermektir.
- Dilekçenin “Sonuç ve İstem” bölümünde, işlemin iptali talebiyle birlikte açıkça yürütmenin durdurulması da istenmelidir.
- Dilekçenin ilgili bölümlerinde, neden YD talep edildiği, yani işlemin neden açıkça hukuka aykırı olduğu ve uygulanması halinde ne gibi telafisi güç zararların doğacağı somut gerekçelerle açıklanmalıdır.
- Bu iddialar delillerle desteklenmelidir.
Ayrı Bir Dilekçe ile Talep
Dava açıldıktan sonra da, davanın herhangi bir aşamasında ayrı bir dilekçe ile yürütmenin durdurulması talebi yapılabilir. Bu durum genellikle;
- Dava açıldıktan sonra ortaya çıkan yeni durumlar.
- Yeni delillerin elde edilmesi.
- Telafisi güç zarar ihtimalinin dava sürecinde belirginleşmesi.
gibi hallerde söz konusu olur. Mahkeme, YD talebini ivedilikle, yani öncelikli olarak inceleyip karara bağlar.
Mahkemenin Yürütmenin Durdurulması Talebini Değerlendirmesi
Mahkeme, yürütmenin durdurulması talebi içeren dilekçeyi aldıktan sonra dosyayı inceler. Gerekirse taraflardan ek bilgi veya belge isteyebilir. Değerlendirme sonucunda mahkeme iki yönde karar verebilir:
YD Kararı Verilirse Ne Olur?
Eğer mahkeme, açıkça hukuka aykırılık ve telafisi güç zarar şartlarının birlikte gerçekleştiği kanaatine varırsa, yürütmenin durdurulması talebini kabul eder. İdare mahkemesi YD kararı verildiğinde:
- Dava konusu idari işlemin uygulanması, dava sonuçlanıncaya kadar durdurulur.
- İdare, bu karara uymak zorundadır. Kararın gereğini yerine getirmeyen kamu görevlileri hakkında hukuki ve cezai sorumluluk doğabilir.
- Karar, taraflara tebliğ edilir.
YD Talebi Reddedilirse Ne Olur?
Mahkeme, YD şartlarının oluşmadığına karar verirse, talebi reddeder. Bu durumda:
- Dava konusu idari işlem uygulanmaya devam eder.
- YD talebinin reddi kararına karşı itiraz hakkı bulunur.
İdari yargı sisteminde, yürütmenin durdurulması kararları için genellikle teminat istenmez. Ancak kanunda belirtilen istisnai durumlarda mahkeme teminat gösterilmesine karar verebilir.
Yürütmenin Durdurulması Kararına İtiraz Süreci
Mahkemenin yürütmenin durdurulması talebi hakkında verdiği kabul veya ret kararlarına karşı itiraz edilebilir.
- İtiraz Süresi: Kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten itibaren genellikle 7 gündür. Bu süre hak düşürücüdür, kaçırılmamalıdır.
- İtiraz Mercii: İtiraz, kararı veren mahkemenin bağlı olduğu Bölge İdare Mahkemesi‘ne yapılır. Dilekçe, kararı veren İdare Mahkemesi’ne sunulur.
- İtirazın Sonucu: Bölge İdare Mahkemesi’nin itiraz üzerine verdiği karar kesindir. Bu karara karşı başka bir kanun yoluna (örneğin temyiz) başvurulamaz.
Örneğin, bir İdari Para Cezasına İtiraz davasında da YD talebinde bulunulabilir ve ret kararına karşı aynı usulle itiraz edilebilir.
Sonuç
Yürütmenin durdurulması talebi, idari işlemin iptali davası sürecinde haklarınızı korumak için başvurabileceğiniz en etkili hukuki yollardan biridir. Ancak bu talebin kabul edilmesi için açıkça hukuka aykırılık ve telafisi güç zarar şartlarının bir arada bulunması ve mahkemeye doğru şekilde sunulması gerekir.
İdari dava süreci ve iptal davası dilekçesi hazırlama gibi teknik konular, uzmanlık gerektirir. Bu nedenle, bir idari işleme karşı dava açmayı veya yürütmenin durdurulması talebinde bulunmayı düşünüyorsanız, bir idare hukuku avukatından profesyonel destek almanız hak kaybı yaşamanızı önleyecektir.
Daha fazla hukuki bilgi ve güncel gelişmeler için Blog Haberleri sayfamızı ziyaret edebilirsiniz. İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun güncel metnine T.C. Cumhurbaşkanlığı Mevzuat Bilgi Sistemi’nden buradan ulaşabilirsiniz.
Yasal Uyarı: Bu blog yazısı genel bilgilendirme amaçlı olup, hukuki tavsiye niteliği taşımaz. Özel durumlarınız için mutlaka bir avukata danışınız.
- Bu içeriği beğendiyseniz, yorum bırakmayı ve paylaşmayı unutmayın!
- E-posta bültenimize kaydolarak benzer içeriklerden haberdar olun.
- Konu ile ilgili sorularınız için bizimle iletişime geçin!
- Bu sitede yayımlanan yazıların tamamı veya bir kısmı, Çakır Lex Hukuk Bürosu’nun yazılı izni olmaksızın kopyalanamaz, çoğaltılamaz, yayımlanamaz veya dağıtılamaz. İzinsiz kullanım halinde ilgili kişi veya kurumlar hakkında tüm yasal haklarımızı kullanacağımızı bildiririz.
İLETİŞİME GEÇİN