Günümüzde uluslararası ilişkilerin ve bireylerin sınır ötesi hareketliliğinin artmasıyla birlikte, yabancı mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizi davası büyük bir önem kazanmıştır. Farklı bir ülkede alınan bir boşanma kararı, bir alacak ilamı ya da velayete ilişkin bir hükmün Türkiye’de hukuki sonuç doğurabilmesi için belirli yasal süreçlerin takip edilmesi gerekmektedir. Bu kapsamlı rehberimizde, yabancı mahkeme kararlarının Türkiye’deki geçerlilik koşullarını, tanıma ve tenfiz süreçlerini ve dikkat edilmesi gereken önemli noktaları ele alacağız.
Ayrıca bu yazıda ele aldığımız konuları okumak yerine dinlemek isterseniz aynı konuları tartıştığımız podcast bölümümüzü aşağıdan kolayca dinleyebilirsiniz:

Küreselleşen dünyada, bireylerin veya şirketlerin farklı ülkelerde hukuki süreçlere taraf olması sıkça karşılaşılan bir durumdur. Örneğin, yurtdışında yaşayan bir Türk vatandaşının aldığı yurtdışı boşanma kararı Türkiye’de geçerliliğiiçin tanıma veya tenfiz işlemlerine ihtiyaç duyulacaktır. Benzer şekilde, uluslararası ticari bir ilişkiden doğan yabancı alacak ilamının tenfizi de alacaklının hakkını Türkiye’de arayabilmesi için zorunludur.
Yabancı Mahkeme Kararlarının Türkiye’de Geçerliliği Neden Önemlidir?
Yabancı bir ülkede verilen mahkeme kararının Türkiye’de hukuki bir değer kazanması, birçok açıdan kritik öneme sahiptir:
- Kişisel Hakların Korunması: Bireylerin medeni hakları, ailevi durumları veya malvarlığı hakları üzerinde doğrudan etki yaratır.
- Hukuki Belirlilik ve Güvenlik: Kararların tanınması, hukuki süreçlerde belirsizliği ortadan kaldırır ve adalete olan güveni artırır.
- Uluslararası Hukuki İşbirliği: Devletlerarası hukuki ilişkilerin sağlıklı bir şekilde yürütülmesine katkı sağlar.
- Ticari İlişkilerin Devamlılığı: Uluslararası ticarette alacakların tahsili gibi konularda güvence sunar.
Bu süreçler, özellikle Uluslararası Hukuk ve Yabancı Mahkeme Kararları alanında uzmanlık gerektiren karmaşık hukuki prosedürlerdir.
Tanıma ve Tenfiz Nedir? Arasındaki Farklar Nelerdir?
Yabancı mahkeme kararlarının Türkiye’de etki doğurabilmesi için “tanıma” veya “tenfiz” adı verilen iki temel hukuki yola başvurulur. Bu iki kavram sıkça bir arada anılsa da aralarında önemli farklar bulunmaktadır.
Tanıma Davası Nedir?
Tanıma, yabancı bir mahkeme tarafından verilen kararın kesin hüküm etkisinin Türkiye’de kabul edilmesidir. Tanıma kararı ile yabancı ilam, Türk mahkemelerince verilmiş bir karar gibi kesin delil niteliği kazanır.
- Amacı: Yabancı kararın hukuki bir durumu tespit ettiğini veya mevcut bir hukuki ilişkiyi sona erdirdiğini (örneğin, yurtdışı boşanma kararı Türkiye’de geçerliliği sağlanarak evlilik birliğinin sona erdiğinin Türkiye’de de kabulü) resmi olarak tescil ettirmektir.
- Sonuçları: Tanınan karar, Türkiye’de idari işlemlere dayanak oluşturabilir (örneğin, nüfus kayıtlarının düzeltilmesi). Ancak, tanıma kararı tek başına cebri icra yoluyla bir hakkın yerine getirilmesini sağlamaz.
- Hangi Kararlar İçin Yeterlidir?: Genellikle boşanma, evliliğin butlanı, babalık gibi kişisel hallere ilişkin kararlar veya bir hakkın var olup olmadığının tespitine yönelik kararlar için tanıma yeterli olabilir.
Tanıma davası, kararın içeriğinin Türkiye’de icrai bir nitelik taşımadığı durumlarda tercih edilir. Örneğin, yurtdışında boşanan bir kişinin Türkiye’deki nüfus kayıtlarında medeni halinin “boşanmış” olarak düzeltilmesi için tanıma davası açılır.
Tenfiz Davası Nedir?
Tenfiz, yabancı bir mahkeme kararının Türkiye’de icra edilebilir hale getirilmesidir. Yani, kararda hükmedilen bir edimin (örneğin, bir miktar paranın ödenmesi, bir malın teslimi) Türkiye’de devlet gücüyle zorla yerine getirilmesini sağlar.
- Amacı: Yabancı kararın içerdiği yükümlülüklerin Türkiye’de cebri icra yoluyla yerine getirilmesini sağlamaktır. Örneğin, yabancı alacak ilamının tenfizi ile alacaklı, borçlunun Türkiye’deki malvarlığı üzerinden alacağını tahsil edebilir.
- Sonuçları: Tenfizine karar verilen yabancı ilamlar, tıpkı Türk mahkemelerinden verilmiş ilamlar gibi icra daireleri aracılığıyla yerine getirilir.
- Hangi Kararlar İçin Gereklidir?: Bir para alacağının tahsili, nafaka ödenmesi, tazminat, uluslararası velayet kararı tanıma ve çocuğun teslimi gibi icrai nitelik taşıyan tüm kararlar için tenfiz davası açılması zorunludur.
Tenfiz davası, tanımayı da içerir. Yani bir kararın tenfizine karar verilmişse, aynı zamanda tanınmış olduğu da kabul edilir. Bu süreçler, özellikle İcra ve İflas Hukuku prensipleriyle yakından ilişkilidir.
Yabancı Mahkeme Kararlarının Tanınması ve Tenfizi Davası Şartları Nelerdir? (MÖHUK Kapsamında)
Yabancı bir mahkeme kararının Türkiye’de tanınabilmesi veya tenfiz edilebilmesi için 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun (MÖHUK)‘ta belirtilen şartların yerine getirilmesi gerekir. Bu kanuna mevzuat.gov.tr adresinden ulaşabilirsiniz. Temel şartlar şunlardır:
Genel Şartlar
- Karşılıklılık (Mütekabiliyet) Esası veya Fiili Uygulama:
- Yabancı kararın verildiği devlet ile Türkiye arasında bu konuda yapılmış bir anlaşma (sözleşmesel karşılıklılık) bulunmalıdır.
- Böyle bir anlaşma yoksa, o ülke hukukunda Türk mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizi konusunda yasal bir düzenleme (kanuni karşılıklılık) olmalıdır.
- Bu da yoksa, o ülkede fiili olarak Türk mahkeme kararlarının tanınıp tenfiz edildiği (fiili karşılıklılık/de facto mütekabiliyet) bir uygulamanın varlığı aranır.
- Ancak, dikkat: Kişi hallerine ilişkin davalarda (örneğin boşanma) karşılıklılık şartı aranmaz.
- Türk Mahkemelerinin Münhasır Yetkisine Girmeyen Bir Konu:
- Kararın, Türk mahkemelerinin kesin (münhasır) yetkisine giren bir konuda verilmemiş olması gerekir. Örneğin, Türkiye’deki taşınmazların aynına ilişkin davalarda Türk mahkemeleri münhasıran yetkilidir.
- Kararın Kesinleşmiş Olması:
- Yabancı mahkeme kararının, verildiği ülke hukukuna göre kesinleşmiş olması şarttır. Bu durum, kararın aslına eklenen bir “kesinleşme şerhi”, “apostil şerhi” veya ilgili ülke konsolosluğundan alınan bir belge ile ispatlanmalıdır.
Kamu Düzenine Uygunluk
- Yabancı mahkeme hükmünün veya kararın icra edilecek kısmının Türk kamu düzenine açıkça aykırı olmaması gerekir. Kamu düzeni, toplumun temelini oluşturan ahlaki, sosyal, ekonomik ve hukuki değerler bütünüdür. Bu, her somut olayda hakimin takdir edeceği bir durumdur.
Savunma Hakkına Riayet
- Hükmün verildiği yabancı mahkemede, kendisine karşı tenfiz istenen kişinin savunma haklarına usulüne uygun şekilde riayet edilmemiş olması durumunda tenfiz talebi reddedilir. Davalının usulüne uygun olarak mahkemeye çağrılmamış, temsil edilmemiş veya gıyabında verilen hükme itiraz hakkının tanınmamış olması bu kapsamdadır.
Aile Hukukuna İlişkin Kararlarda Özel Durumlar
Aile hukuku uluslararası nitelik taşıdığında, özellikle uluslararası velayet kararı tanıma gibi hassas konularda çocuğun üstün yararı ilkesi de kamu düzeni kapsamında değerlendirilir. Bu tür kararların Türkiye’de tanınması ve tenfizi için Aile Hukuku ve Boşanma Davaları alanında uzman bir avukattan destek almak önemlidir.
Tanıma Tenfiz Davası Nasıl Açılır? Süreç Nasıl İşler?
Tanıma ve tenfiz talepleri, basit yargılama usulüne tabi bir dava ile ileri sürülür. Peki, tanıma tenfiz davası nasıl açılır?
Yetkili ve Görevli Mahkeme
- Görevli Mahkeme: Kural olarak Asliye Hukuk Mahkemeleridir. Ancak, yabancı karar aile hukukuna (boşanma, velayet, nafaka vb.) ilişkin ise görevli mahkeme Aile Mahkemeleridir.
- Yetkili Mahkeme:
- Davalının Türkiye’deki yerleşim yeri (ikametgahı) mahkemesidir.
- Türkiye’de yerleşim yeri yoksa, sakin olduğu yer mahkemesidir.
- Bu da yoksa, Ankara, İstanbul veya İzmir mahkemelerinden birinde dava açılabilir.
- Taraflar arasında yetki sözleşmesi varsa, o yer mahkemesi de yetkili olabilir.
Dava Dilekçesi ve Gerekli Belgeler
Tanıma veya tenfiz davası açarken dava dilekçesine şu belgelerin eklenmesi zorunludur:
- Yabancı mahkeme ilamının o ülke makamlarınca usulen onanmış aslı (veya onaylı sureti).
- İlamın kesinleştiğini gösteren, o ülke makamlarınca usulen onanmış yazı veya belge (apostil şerhi, konsolosluk onayı).
- İlamın tamamının ve kesinleşme belgesinin yeminli tercüman tarafından yapılmış ve noter veya konsoloslukça onaylanmış Türkçe tercümeleri.
- Pasaport ve kimlik fotokopileri.
- Vekaletname (Avukat ile takip edilecekse).
Unutmayın: Belgelerin eksiksiz ve doğru olması, davanın seyri açısından kritik öneme sahiptir.
Yargılama Süreci
- Dava, basit yargılama usulüne göre görülür. Bu, sürecin yazılı yargılama usulüne göre daha hızlı ilerleyebileceği anlamına gelir.
- Mahkeme, öncelikle dava şartlarını ve yukarıda belirtilen tanıma/tenfiz şartlarının mevcut olup olmadığını inceler.
- Karşı tarafa (davalıya) dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edilir. Davalının cevap verme ve delillerini sunma hakkı vardır.
- Mahkeme, yabancı kararın esasına giremez (revizyon yasağı). Yani, yabancı mahkemenin delilleri doğru değerlendirip değerlendirmediği veya hukuku doğru uygulayıp uygulamadığı incelenemez. Sadece MÖHUK’taki şartların varlığı denetlenir.
Karar ve İtiraz Yolları
- Mahkeme, inceleme sonucunda tanıma veya tenfiz talebinin kabulüne ya da reddine karar verir.
- Verilen karara karşı, genel hükümlere göre istinaf ve temyiz kanun yollarına başvurulabilir.
Özel Durumlar ve Uluslararası Sözleşmeler
New York Sözleşmesi ve Yabancı Hakem Kararlarının Tenfizi
Ticari uyuşmazlıklarda sıkça başvurulan bir yol olan tahkim sonucunda verilen yabancı hakem kararlarının Türkiye’de tenfizi için 1958 tarihli New York Sözleşmesi hükümleri uygulanır. Bu sözleşme, yabancı hakem kararlarının tanınması ve tenfizini kolaylaştıran önemli bir uluslararası düzenlemedir.
Boşanma Kararlarının Nüfusa Tescili (İdari Yol)
Yurtdışında verilen ve belirli şartları taşıyan boşanma, evliliğin butlanı, evliliğin iptali veya mevcut olup olmadığının tespiti kararları, bazı durumlarda mahkemeye gitmeden, idari yolla nüfus kütüğüne tescil edilebilir. Bunun için:
- Kararın verildiği ülke hukukuna göre kesinleşmiş olması,
- Türk kamu düzenine açıkça aykırı olmaması,
- Tarafların birlikte veya birinin diğerinin kabulünü gösteren belgeyle başvurması gerekir.
- Başvurular, kararın verildiği ülkedeki Türk konsolosluklarına veya Türkiye’deki Nüfus Müdürlüklerine yapılabilir.
Bu kolaylaştırılmış usul, Güncel Hukuki Gelişmeler arasında yer alan önemli bir düzenlemedir.
Uluslararası Çocuk Kaçırmanın Hukuki Veçhelerine Dair Lahey Sözleşmesi
Uluslararası velayet kararı tanıma ve çocuğun iadesi konularında, Türkiye’nin de taraf olduğu “Uluslararası Çocuk Kaçırmanın Hukuki Veçhelerine Dair Lahey Sözleşmesi” önemli bir hukuki dayanak oluşturur.
Yabancı Mahkeme Kararlarının Tanınması ve Tenfizinde Dikkat Edilmesi Gerekenler
- Süreler: Kanuni sürelerin takibi hayati önem taşır.
- Belgeler: Apostil şerhi, konsolosluk onayı gibi tasdik işlemleri ve yeminli tercümelerin eksiksiz ve usulüne uygun olması gerekir.
- Uzmanlık: Sürecin karmaşıklığı nedeniyle, milletlerarası özel hukuk ve uluslararası hukuk danışmanlığıalanında deneyimli bir avukattan destek almak, hak kayıplarının önlenmesi açısından önemlidir.
- İcra Boyutu: Tenfiz kararı alındıktan sonra, alacağın tahsili veya kararın yerine getirilmesi için icra hukuku uluslararası prensiplerine uygun olarak icra takibi başlatılması gerekebilir.
Sonuç ve Değerlendirme
Yabancı bir ülkede verilen mahkeme kararının Türkiye’de geçerli hale getirilmesi, dikkat ve uzmanlık gerektiren bir süreçtir. İster bir yurtdışı boşanma kararı Türkiye’de geçerliliği söz konusu olsun, ister bir yabancı alacak ilamının tenfizi amaçlansın, MÖHUK ve ilgili uluslararası sözleşmelerde belirtilen şartlara titizlikle uyulmalıdır.
Tanıma ve tenfiz davaları, hukuki kesinlik sağlamanın ve sınır ötesi hakların korunmasının temel bir aracıdır. Bu süreçte doğru adımları atmak ve olası sorunları en aza indirmek için profesyonel hukuki yardım almanız, en sağlıklı yol olacaktır. Daha fazla bilgi ve hukuki destek için Çakır Lex Blog sayfamızı ziyaret edebilir veya mevcut “Yabancı Mahkeme Kararları” yazımızı inceleyebilirsiniz.
Yasal Uyarı: Bu blog yazısı genel bilgilendirme amaçlı olup, hukuki tavsiye niteliği taşımaz. Özel durumlarınız için mutlaka bir avukata danışınız.
- Bu içeriği beğendiyseniz, yorum bırakmayı ve paylaşmayı unutmayın!
- E-posta bültenimize kaydolarak benzer içeriklerden haberdar olun.
- Konu ile ilgili sorularınız için bizimle iletişime geçin!
- Bu sitede yayımlanan yazıların tamamı veya bir kısmı, Çakır Lex Hukuk Bürosu’nun yazılı izni olmaksızın kopyalanamaz, çoğaltılamaz, yayımlanamaz veya dağıtılamaz. İzinsiz kullanım halinde ilgili kişi veya kurumlar hakkında tüm yasal haklarımızı kullanacağımızı bildiririz.